SEVMEK VE SEVİLMEK
Sevginin kaç hali varsa insan gönlüyle görmek ve göstermek ister.Bazen ikrara teşebbüs ederken , bazen davranış , bazende susarak anlaşılmak ister.Çoğu insanın tebasında incelik arayışı bir dönem olmuştur.Ancak nasibinden yana olmayınca yaşananlar kısır bir döngüde kalmıştır. Bu durumda vazgeçmeye veya geçmişe dönük pişmanlık yada özleme dönüşür.
Hayatı kalabalık sokaklara dönen insanların kalpleri ölür.Çünkü aynı yolu yürümek her defasında daha çok incitir.Biri gelir de seni sen ettiği kadar birileride seni senden eder.Seven kendini bilmeli bu yüzden ziyan etmemeli kalbinin dört bir yanını.
Geçmişe odaklanan kişilerin mutluluğu varsayılamaz.Onlar bir çukur içindeki avaz avaz bağıran kimse gibidir.Uzaktan sevmeler , yanındayken özlemeler , vuslatı beklemeler her türlü kurulan sevgi bağının bir çiçek gibi sulanması gerekir.Aksi halde ayrılığa yol alır.
Sevgi sonrası gelen nefret ya bir ihanetin neticesidir.Ya da ömrünü ziyan ettiği kişinin zaman dilimi olarak kendisinden kaybolan yılların hıncıdır.Ancak bunlar asla doğru değildir.Hatalar çoğunlukla tek taraflı değildir , ve bir insandan nefret etmek için istisnalar hariç bir sebep aramaktan vazgeçmek gerekir.Kavgası devam eden insanın kalbi mutmainne olamaz.Huzur bulamadığı her sevgi acıya dönüşüm sağlar.
Dik duruş ve davranış gereklidir.Çünkü insanların tercihleri hayatlarının bir parçasıdır.Sonu olmayan bir davanın şahidi insanın kendisidir.
Tüm bunlarla beraber şunları söylemeyi uygun görüyorum ; sevmek için bahaneler arayın insanları , kuşları , ağaçları ,yıldızları hiç fark etmez
Sevgi konusunda taş sulamayın çiçek bitmez , kendinize yakışır şekilde yaşayın empati yaparak karşıdaki kişinin tavır ve davranışlarına yönelik davranın.Bencil insanların sevgi dağarcığı dardır.her konuda kendini görmek istemleri karşılıksız bırakır.
Karakteri olan , merhametli , uslubu doğru ve ahlaklı kimseleri sevin….